24 Şubat 2011 Perşembe
Ruh Bedenden Ayrılınca..
Hep bahsederler uyku halinin ölüm ile olan ilişkisinden. Ve hatta ruhumuzun bedenimizden ayrıldığıda söylenir.. Uyku halindeki insanın aniden uyandırılmaması gerektiğini, çünkü ruhunun aniden bedenine dönememe ihtimali olduğunuda okumuştum biryerlerde.
Zümer Suresi 42: Allah; ölüm anında canları alır. Ölmeyenin ise uykusunda. Ölmelerine hükmettiği kimselerinkini tutar, diğerlerini belli bir süreye kadar salıverir. Doğrusu bunda; düşünen bir kavim için ayetler vardır.
Bu ayet-i kerimede ruhun varlığına işaret ediliyor. İslama göre ruh, bedenden önce ''alem-i ezel'' de yaratılmıştır, sonradan bedene yerleştirilmiştir, beden öldükten sonrada var olmaya devam edecektir.
Ben işaretler konusunda çok hassasım. Böyle gün içersinde evrenin bana birtakım işaretler gönderdiğini düşünmüşümdür hep. En basitinden bir arkadaşım ile mesajlaşırken yolladığım bir mesaj şebeke hatası nedeniyle gönderilmezse ''bu bir işaret'' demişimdir . Aynı mesajı tekrar göndermem asla. Oturup baştan yazarım kırıcı bir kelime varsa onu çıkartırım birşekilde degiştiririm işte. Aman şebekeden dolayı oldu aynısını tekrar göndereyim gitsin diyemiyorum. Buna benzer olarakta son zamanlarda hep tevafuken ruh ve beden ilişkisi konuları önüme çıkıp çıkıp duruyor. Son okuduğum kitapta sabahları izlediğim tv programlarında falan sürekli aynı muhabbet ile karşılaşır oldum. İşaretler bu meseleyi araştırıp öğrenmem gerektiğini hissettirdi bana açıkcası :)) Düşünülüp araştırılması gereken bir mesele daha..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
85- Ey Muhammed! Sana ruhtan soruyorlar. De ki: "Ruh Rabbimin bildiği bir iştir ve size ilimden ancak az bir şey verilmiştir." (İsra suresi)
YanıtlaSilBen de bu ayeti kerimeden ruhu çok da fazla düşünmememiz gerektiğini anlıyorum. Yani o yalnız Allah'ın (c.c.) bilebileceği bir iş.
İşaretler konusunda bazen ben de senin gibi takılıyorum. Bir şeyi yapmak istiyorusam her zaman olmaması için açık bir kapı bırakmaya çalışırım. Mesela bu hafta okulun İstanbul gezisi var. Evden izin alamıyordum gitmek için. İzni aldım ama bu sefer de önüme bi iş görüşmesi çıktı. Demek ki bu bir işaret diyip, gitmekten vazgeçtim :)
YanıtlaSilarzu-hal bize verilen az miktardaki ilmin peşindeyiz zaten. Sadece küçük çaplı bir araştırma sonucunda bile din-dil-ırk ayrımı olmaksızın çok sayıda insanın ruh ve beden ilişkileri konusunda çok ilginç şeyler yaşadıklarını öğrendim. öğrenmekte fayda vardır diye düşündüm. Allah(c.c) bize ne kadarını bildirdiyse o kadarını öğrenebiliriz elbetteki.
YanıtlaSilYusuf..Gitmemende muhakkak vardır bir hayır yerinde ben olsaydım aynı kararı verirdim:)
YanıtlaSilFotoğraftakini yaşamıştım:) Harika bir guyguydu. Kendime odanın yukarısından baktım uyuyunca. Nasıl hafif nasıl müthiş bir duyguydu... Sonra hazır bu hadar hafifken acaba ben ruhsam melek gibi hızlı uçabilir miyim diye düşünüp eğer yapabilirsem uçup Marsı görsem diye geçirdim içimden ve birden uçup Marsın üstünde gezdim. Rüya sanıyordum oysa böyle şeylerin gerçekleşebildiğini sonradan öğrendim. Marsın üstündeyken de "Öfff malesef dönmem lazım" deyip bedenime dönmüş ve birden uyanmıştım. Geri dönüp bedenimin bana verdiği ağırlık fazla mutlu etmedi ama şükretmştim yine de. Araştırdığınız için yazayım dedim. Sevgiler.
YanıtlaSilSizin yaşadığınız şey astral seyahat olarak isimlendiriliyor. Bunun teknikleri var ve bazı insanlar bilinçli bir şekilde astral seyahate çıkabiliyorlar. İlginç bir deneyim yaşamışsınız paylaştıgınız için teşekkürler. sevgiyle kalın efendim (:
YanıtlaSil